NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’L-HAC

<< 1283 >>

DEVAM: 277- Hayızlı Olan'ın Kurban Günü ifada Tavafını Yaptıktan Sonra Mekke'den Ayrılmasının Caiz Olması

 

أنبأ إسحاق بن إبراهيم قال أنبأ عيسى بن يونس قال حدثنا عبيد الله عن نافع عن بن عمر قال من حج فليكن آخر عهده بالبيت إلا الحيض رخص لهن رسول الله صلى الله عليه وسلم

 

[-: 4182 :-] Nafi, İbn Ömer'in; "Kim hac yaparsa hac'daki son görevi Kabe'yi tavaf etmek olsun. Ancak o günler de hayızlı olan kadınlar bunun dışındadır. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) onların Veda tavafını yapmadan Mekke'den ayrılmalarına izin vermiştir" dediğini nakleder.

 

Tuhfe: 8081

 

Diğer tahric: Tirmizi (944), İbn Hibban (3899).

 

 

أنبأ عمرو بن علي قال حدثنا محمد بن جعفر قال حدثنا شعبة عن إبراهيم بن ميسرة قال سمعت طاوسا يحدث عن بن عمر أنه كان يقول قريبا من ستين لا تنفر حتى يكون آخر عهدها البيت ثم قال بن عمر بعد تنفر إنه رخص للنساء

 

[-: 4183 :-] Tavus'un bildirdiğine göre İbn Ömer iki yıl önce derdi ki: "Hac yapan kadın, Kabe'yi tavaf etmeden (veda tavafını yapmadan) ayrılmasın. Daha sonra ise: "Kadın veda tavafını yapmadan Mekke'den ayrılabilir. Çünkü Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) buna izin vermiştir" dedi.

 

4186'da gelecektir. - Tuhfe: 16275

 

Diğer tahric: Buhari (330,1761), Ahmed, Müsned (5765), İbn Hibban (3898).

 

 

أنبأ عبد الملك بن شعيب بن الليث بن سعد قال حدثني أبي عن جدي قال حدثنا عقيل عن بن شهاب عن طاوس اليماني أنه حدثه أنه سمع عبد الله بن عمر وهو يسأل عن حبس النساء على الطواف بالبيت إذا حضن قبل النفر وقد أفضن يوم النحر فقال إن عائشة كانت تذكر عن رسول الله صلى الله عليه وسلم رخصة للنساء وذلك قبل موت عبد الله بن عمر بعام

 

[-: 4184 :-] Tavus, Abdullah b. Ömer'in, kadınların bayram günü tavaf yapıp yola , çıkmadan önce hayız olmaları sebebiyle tavaf yapamamaları sorulunca şöyle dediğini nakleder:

 

Hz. Aişe, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in kadınlara bu konuda ruhsat verdiğini söylerdi. İbn Ömer bu sözü vefatından bir yıl önce söylemiştir,

 

Tuhfe: 16275

 

Önceki hadiste İbn Ömer'in rivayeti olarak geçmişti.

 

 

أنبأ محمد بن عبد الله بن يزيد والحارث بن مسكين قراءة عليه وأنا أسمع واللفظ لمحمد عن سفيان عن بن طاوس عن أبيه عن بن عباس قال أمر الناس أن يكون آخر عهدهم بالبيت إلا أنه رخص للمرأة الحائض

 

[-: 4185 :-] İbn Abbas der ki: ''İnsanıarın, hacdaki son görevinin Kabe'yi tavaf etmek olması gerektiği emredildi. Ancak, hayız olan kadına bu konuda ruhsat verildi.''

 

Tuhfe: 5710

 

Diğer tahric: Buhari (329, 1755, 1760), Müslim 1328 (380, 381), Ahmed, Müsned (1990), İbn Hibban (3898),

 

 

أنبأ جعفر بن مسافر قال حدثنا يحيى بن حسان قال حدثنا وهيب قال حدثنا بن طاوس عن أبيه عن بن عباس قال رخص رسول الله صلى الله عليه وسلم للمرأة الحائض أن تنفر إذا أفاضت قال طاوس وسمعت بن عمر يقول تنفر رسول الله صلى الله عليه وسلم رخص لهن

 

[-: 4186 :-] İbn Abbas der ki: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) hayızlı olan kadının veda tavafını yapmadan Mekke'den ayrılmasına ruhsat verdi.

 

Tavus der ki: İbn Ömer'in de, ''Hayızlı kadın, veda tavafı yapmadan ayrılabilir. Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem) buna ruhsat vermiştir'' dediğini duydum.

 

Tuhfe: 5710

 

Diğer tahric: Buhari (329, 1755, 1760), Müslim 1328 (380, 381), Ahmed, Müsned (1990), İbn Hibban (3898),

 

 

أنبأ عمرو بن علي قال حدثنا يحيى قال حدثنا بن جريج قال حدثني الحسن بن مسلم عن طاوس قال كنت عند بن عباس فقال له زيد بن ثابت أأنت الذي تفتي المرأة الحائض أن تنفر قبل أن يكون آخر عهدها بالبيت فقال له بن عباس سل فلانة الأنصارية هل أمرها رسول الله صلى الله عليه وسلم أن تنفر فسألها ثم رجع وهو يضحك فقال الحديث كما حدثتني

 

[-: 4187 :-] Tavus bildiriyor: İbn Abbas'ın yanındayken, Zeyd b. Sabit, kendisine: "Hayızlı kadının veda tavafı yapmadan Mekke'den ayrılabileceği konusunda fetva veren sen misin?" diye sorunca, İbn Abbas:

 

"Ensar'dan olan falan kadına, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in kendisine veda tavafı yapmadan ayrılabileceğini söyleyip söylemediğini sor" karşılığını verdi. Zeyd, kadına sorduktan sonra gülerek gelip: "Olay, bana söylediğin gibiymiş" dedi.

 

Tuhfe: 5699

 

Diğer tahric: Buhari (329, 1755, 1760), Müslim 1328 (380, 381), Ahmed, Müsned (1990), İbn Hibban (3898),